Türkiye'nin Acı Eşiği!

Şu 4 parametre ülkenin sonunu getirir!

Önce jeopolitik konjonktürü belirleyen doktrinerler yok olur. Yani entelektüellerin yerini entel/dantel liboşlar alır.

Bu akıl yürütme/işletme yetisini kaybetmiş toplumlarda üç temel dürtü sondan başa doğru zarar görmeye başlar:

1 – Üreme: Ahlaki çöküşle birlikte olağan dışı cinsel sapkınlıklar gündem olur. Bunları tek tek saymayacağım. Bu toplumları çok fazla etkilemez çünkü cinsel sapkınlığı görmezden gelme veya normalleştirme eğilimindedirler.

2 – Savunma: Bu sosyal ilişkilerden başlayarak en önemli göstergesi barınma ile ifade edilir. Doğada bütün canlılar karnını doyurduktan sonra yuvaya çekilir veya yuva arayışına girer.

3 – Beslenme: Bütün canlılarda açlık güdüsü bütün korkulardan ve saldırganlıklardan üstün gelir.

“Ekmek bulamıyorlarsa pasta yesinler” sözü bize Fransız ihtilalinin ekmek bulamayanlarca başlatıldığını ve isyanın mutfağı etkildiğinde ortaya çıktığını gösterir. Bolşevik devrimi de öyledir!

Elbette günümüzde böyle bir devrim beklemek söz konusu değil çünkü gıda teknolojileri sayesinde kitlesel açlık sınırına ulaşmak oldukça zordur.

Ancak günümüz toplumlarının acı eşiği veya bıçak/kemiğe dayandı dediği nokta daha üst basamaklara çıksada Avrupalılara göre daha dayanaklı bir toplumuz.

Konut fiyatlarındaki artış barınma ihtiyacını tehdit ederken sosyal ilişkilerimiz de pandemiden itibaren askıya alınmış durumda. Pandemi evresinde yasaklar nedeniyle mesafeli olan ilişkilerimiz şimdi de hayat pahalılığı nedeniyle sekteye uğruyor.

Türkiye’nin çok acil jeopolitik doktrinerlere ihtiyacı vardır. İçinde bulunduğumuz dar boğazı önce dış politikayı çıkarlarımız doğrultusunda belirleyecek bir üst akıl gerekiyor.

Acil eylem planı içinde önce:

Komşu ülkelerle en üst düzeyde sorunlar çözüme kavuşturulup ticari ortaklıklar üretilmelidir.

Üretici kooperatif birlikleri etkinleştirilerek Kamu bankalarından finansman desteği sağlanmalı bununla birlikte Gümrük Birliği gözden geçirilmelidir.

Ziraat mühendisleri ve veterinerler devlet memuru olarak kooperatiflerde görevlendirilmeli üretim süreçleri kooperatiflerce üstlenilmelidir.

Yerli üreticilerin kendi mamüllerini işleyeceği tesisler kurulması için teşvikler verilmeli ve bununla birlikte rakip yabancı şirketler için zorlaştırıcı uygulamalar getirilmelidir.

…